Rijkaard'ın kontratı bu sezonun sonunda bitiyor. Ben seneye değil de ondan sonraki seneye bakıyorum, başımızda böyle bir teknik direktör varken bir gün gitmesi beni çok korkutuyor. Hele hele Fatih Terim'in hala bir takım ile anlaşamaması o korkularımı daha da perçinliyor. Yönetimin önünde ciddi bir yol ayrımı var iki sene sonra. Ya Rijkaard'ı ikna edecekler ya da Rijkaard ile sözleşme yenilenmiyecek(yenilenemiyecek). Açıkçası ben gelecek sezon Rijkaard'ın çok istememe rağmen Türkiye'de kalacağını sanmıyorum. Özellikle 2010-2011 sezonunun kamp aşamasında yönetim hiçte olumlu referanslar vermiyor. Kamp çalışmaları başladı ama rapor edilen aksaklıklara dair istenen oyunculardan nokta atışı transfer babında "Lorik Cana" hariç hiçbiri oyuncu henüz alınmadı. Alınsa bile kamp çalışmalarına, oyuncunun mental hazırlığına Rijkaard'ın büyük önem verdiğini biliyoruz. Geçen sene gerek Elano'nun, gerekse Keita'nın haftalar sonra doğru düzgün forma şansı bulduklarını bizzat gördük. Bu bağlamda yönetim hocanın kafa yapısı ile hiçte uyuşmuyor. Rijkaard oyuncuların bir an önce alınıp takıma adapte olmasını en iyi şekilde lige hazırlanmasını isterken yönetim hala çingene pazarlığı peşinde. Bunun dışında Kewell: "Rijkaard beni istiyor." demesine karşın yönetim sakatlığı bahane ederek bu gün belki de Çağlar Birinci'ye sunulan bir teklif ile Kewell'ın kapısını çalıyor ve transfer hususunda ısrar etmiyor. Dos Santos'un da teknik ekip tarafından istendiğini biliyoruz ama yönetim değil opsiyon kullanmak, pazarlığa bile girişmedi. Bunların Rijkaard'ı memnun etmediği kesin bir şey. Kim olursa olsun istediği yapılmadığı zaman mutsuz olur. Kafasındaki başarı şablonuna uygun sistemin oluşturulması adına bu planlara dair gerekli olan yapı taşları oluşturulmadı mı bir teknik adamın mucize babında gelecek başarı ile avunup kulüpte kalması zor. Malesef ki sadece Türkiye'de değil dünyada başarısızlıkların faturası teknik direktörlere kesilir. Kimse sezon başında Rijkaard onu istedi ama bu alındı diye sorgulamaz, herkes abalıya vurur. Muhtemel bir başarısızlıkta Türkiye'de ki spor ulemalarının neler söyleyebileceğini çok iyi biliyoruz. Yönetimin bu gaza geleceğine de. Tıpkı Skibbe'de olduğu gibi. Zaten Adnan Polat'ın yakın zamanda söylediği " Biz de değişeceğiz, Rijkaard'ta değişecek.. Geçen sezon Rijkaard'ın alışma dönemiydi, böyle büyük hocalara müsamaha göstermek gerek ama bu sezon başarı gelmelidir" sözleri aslında o kadar çok şey içeriyor ki, nereye çekersen çekilir bu laf. Özellikle ben ikinci sözü muhtemel bir başarısızlıkta Rijkaard'ın kesinlikle gönderileceğine yoruyorum. O yüzden Rijkaard'ın sonunda başarı da gelse, başarısızlıkta gelse 2 sene sonra Florya'da olacağını sanmıyorum. Kim bilir belki bu zihniyetler onu göndermek için belki sezon sonunu bile beklemez ? Söz konusu Rijkaard'ın apoletleri arasında güzel futbol ve Şampiyonlar ligi şampiyonluğu varsa, avrupa'nın sayılı kulüpleri tarafından bizim lucescu gibi her teknik direktör değişiminde gündeme geliyorsa kalması çok ama çok zor. Düşünün avrupa basını geçen sene Milan'ın, bu sene de Liverpool'un hollandalıyı istediğini yazdı.
14 Temmuz 2010 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder