28 Ekim 2011 Cuma

Bu Riera O Riera'ya Benzemiyor


Şahsen Liverpool da oynadığı zamanlar hakkında bilgi sahibi değilim geniş bir argümanım yok ;ancak klasik bir taraftar gibi Galatasaray'a gelmeden önce mevcut "yutup" videolarından tekniği hakkında basit düzeyde bilgi sahibi olabildim. Benim görebildiğim kadarıyla Riera tek harekette rakip oyuncuyu ekarte edebilecek kadar teknik, sol ayağı sağlam, adam geçmekte sıkıntı yaşamayan ve etkili paslar atabilen kaliteli bir futbolcuydu. Avrupa futbolu hakkında bilgi sahibi olan blog yazarlarının yazılarında da liverpool'dan ayrılma sebebinin "benitez ile yaşadığı sorunlar" olduğunu öğrenincede kendisini klas bir futbolcu olarak etiketlememek için hiçbir neden kalmadı.Arda gittikten sonra sağlam bir kewell geliyor izlenimine kapılmıştım. hele hele olympiakos taraftarlarının riera'yı karşılamak için 5000 kişi toplaşması beklentilerime farklı bir yön çizmişti. Biz buna benzer bir beklentiyi 10 numara açlığı çektiğimiz bir yaz günü cassio lincoln'de yaşamıştık. Herhalde bu videoda yunan taraftarlar ile bizim taraftarımız arasındaki benzerliklerin en önemli göstergesi olsa gerek. Onların beklentilerini de gayet net açıklıyor.. Hani hava alanında futbolcu karşılamaları bir tek türkiye'de var deriz ya onu tekzip edercesine bir görüntü..



Her şeye rağmen taraftarın büyük çoğunluğu gibi futbolu daha göz önünde olan makine intizamlı alman ulusal takımının değişmez sol açığı podolski isminden sonra riera'nın bir anda resmi sitede açıklanması taraftarın büyük çoğunluğunda hoşnutsuzluk yaratmıştı.. Sebebi de oyunu bilinen, klası tartışılmaz podolski den sonra yakın tarihte yunan topraklarında bir sene boyunca neler yaptığı sadece youtube videolarından anlaşılabilecek bir riera'nın tercih edilmek zorunda kalınışıydı.. Liverpool günlerinden sonraki bu karadelik emsali bilinmez ve gözden önünde geçirilen sezon soru işaretleri oluşturuyordu.. Ben sezon başlamadan önce gerek fiziği gerekse liverpool günlerinden bir şey kaybetmiş olduğunu düşündüğüm oyun tarzı ile kendisini kewell ile eşleştirmiştim iyi bir riera'nın kewell dan esintiler sunabilecek yetenekte olduğuna inanıyordum..

İlk kez net olarak ispanyolu samsunspor maçında görebildik hatta futbolundan emin olduğum felipe melo, ujfalusi gibi adamlardan çok ona odaklandım.. Diyorum ya fizik itibariyle ve oyun tarzıyla bi kewell etkisi bırakacak tarzda olduğuna inanıyordum ama ne kewell ne de daha önce emsal verilebilecek farklı bir oyuncunun etkisini bıraktı.. Kewell'ın ilk maçı olan kayserispor kupa maçını hatırlayanlar o etki ile samsunspor maçındaki riera etkisini karşılaştırırlarsa aradaki farkı daha net görebilirler.. Takıma katılma süreleri hemen hemen aynı denilebilir.. Alışma evresi dedik 3-4 maç daha izledik ama sahadaki adam uyum sürecinde dediğimiz adam aradan makul bir süre geçmesine karşın liverpool günlerindeki bir tek çalımından, bir tek pasından, bir tek şutundan örnekler sunamıyordu ve en net izahı ile bu "dandik" futbolu olaylı gaziantepspor maçına kadar geldi..

Şimdi olaya farklı açıdan bakarsak taraftar arasında hala "uyum sürecinde ve patlama yapacak" tarzı bir anlayışa sahip olanlarda var.. Geçmişte bir çok yabancı futbolcuya bakıyorumda kewell'ından, barosuna; hagi'sinden popescusuna, Jardel'in'den ilic'ine, Filipescu'sundan iliesine; lincoln'ünden, felipe'sine kadar hepsi daha ilk maçlarında bağıra bağıra kalitesini belli eden adamlardı.. Futbol hafızamı biraz yokladım ve galatasaray forması altında "bir gün açılacak" diye beklenti içersine giripte açılan golleri, asistleri, pasları sıralayan bir futbolcuya şahit olamadım..

Riera'nında bu dakikadan sonra arda'nın boşluğunu farklı bir stilde olsalar bile gidereceğine dair herhangi bir inancım yok.. Hem mental, hem fizik olarak inanılmaz bir düşük içersinde zeki düşünemiyor beynindeki şeyleri ayaklarına ve vucuduna hükmettiremiyor.. Bunun uyum ile ya da hangi oyuncunun nereye kaçacağını bilmemesiyle bir alakası yok.. Bu yapıdaki bir oyuncununda "arapatı" gibi bir anda açılacağına dair herhangi bir inanç taşımıyorum. Kariyeri ciddi bir düşüşte ve bu gün "olcan adın"dan bile daha kötü bir durumda olduğu ortadaysa malesef verilen ve ilerde verilebilecek o büyük paralar göz önünde bulundurularak durumu bir kere daha değerlendirilmeli... Bu sebepten fatih terim'in "galatasaray değişmeli ocakta da değişecek haziranda da değişecek" sözünün bir ucu riera'ya da gitmiştir. Sevilir ya da sevilmez Arda gittikten sonra sol açık felç olmuş durumda ve bu takımın çok değil sol açığında da bir kazım kazım'a ihtiyacı var hepsi bu... Bu riera aşağadaki riera'ya hiç benzemiyor.. Hadi bir ilk olda galatasaray tarihinde sonradan açılan bir oyuncu olarak seneler sonra bu takıma yeni gelen bir oyuncu için "işte rirera'da böyleydi" diyelim.. bknz: mucizelere inanabilmek

0 yorum:

Related Posts with Thumbnails

Kimsin Sen ?

 
Super Mario Jardel - Template By Blogger Clicks